İki tane çiftçi, biri Adanalı, digeri Kayserili... sohbet ederken, tabi haliyle zenginlikleriyle övünecekler...
Kayserili tarlalarının çokluğundan, isçi yetiştirememekten, ürünlerin her sene telef olmasından bahsedince Adanali atlıyor:
- "Benim çiftlikte, sabah günes dogmadan biniyoruz arabaya, akşam oluyor, biz hâlâ çiftliğin öteki ucuna yetisemiyor oluyoruz, çaresiz geri dönüyoruz".
Kayserili de hiç bozuntuya vermeden lafı yapıştırıyor:
-"Yahu bizim de vardı öyle bir arabamız ama geçen sene sattık, illet onlarla yolculuk ya...";